Üç silahşörden hayata dair leziz, hafif gözlemeler.

Cuma, Temmuz 08, 2005

Bir Aşk....Acısız Lütfen!


Padişaım çok yaşa... Ne kadar çok bağırsakta yaşatamadık hiç birini.. Demek boşuna bağırmışız veya bağırmışlar.. Biz bağırmadık.. İnan ben bağırmadım.. Hatta ben susun padişahı uyandıracaksınız dedim..

Bu ne lezzet tez kellesi vurula. Cümlesini tam vurguda söyleyemeyen padişah olamaz.. Olsada tahtta az kalır.. Ama bu şu demek midir.. Tahtta az kalan padişahlar bunu söyleyemedi.. Tabiki hayır.. Çeşitli sebeplerden dolayı indiler veya indirildiler..

Başından o kadar olaylar geçmesine rağmen büyük bir çınar gibi 600 yılda anca bitti.. Bu sonu hızlandırmak için neler yapılmadıki.. İçten fetih planları ve niceleri.. Bizim bugun ele alacağımız padişahların aşk hayatı.. Biraz garip ama şunu merak ediyorum.. Bu kadar buyuk devletleri yöneten savaştan savaşa koşan.. heybetli ve otoritesiyle devletleri sarsan insanlar bir kadın karşısında sevgilileri karşısında ne durumda oluyordurki.. Sizce hiç aşk acısı çekiyorlar mıydı? Devleti yıkmak için gelen kadınlar kendilerine padişahı aşık edip acı çektiriyorlar mıydı sizce?

İşin aslında garip bir boyutu bu tarz karizması olan insanların bu yönleri her zaman merakımı celbetmiştir.. Konu padişah olunca ağızda kayıyor haliyle celbetmek felan..

Tarihi biz kitaplardan derslerden biliyoruz.. Ve genelde devlet bazında bahsediliyor.. Kişisel anlamda çok detaylı padişahlar hakkında aktarımlar yapan az kaynak var.. Gerçi padişahın aşk acısı çekmesi ne kadar mahrem bir konu olsada halkım ben merak ederim.. Mesela padişaha naz yapan, kur yapan ne biliyim ona herkes haşmet meab sultanım derken odaya girdiğinde eşinden ''pıtıcık gel yanıma'' gibi bir ifade duyuyormuydu acaba.. Veya sevgilisinden fırça yiyormuydu..

Bana sorarsanız bunların hepsi oluyordu ve alabildiğine dogal.. Ve bence ciddi aşk acılarıda çektiler.. Mesela bir padişahımızın şu şiiri bize ip ucu veriyor:

''Şirler pençe-i kahrımdan olurken lerzan
Bir gözleri ahuya meftun etti beni felek''

Evet aslanların kendisinin heybetinden çok korkmalarına rağmen bir ahu gözlüye aşık olduğunu anlatmış.. Yanılmıyorsam Yavuz Sultan Suleyman..

Ama belli etmemeyi bilmişler acılarını kalplerine gömmüşler ve konumlarının gerektiğini yapmaya çalışmışlar.. Belkide bazılarının genç ölmesi aşk acısından idi.. Şimdi diyeceksiniz iyi hoşta Ajda Pekkan ne alaka:) Konuyla ilgisi şu yonden varki, bir kere aşk hayatını canlı tutmaya çalışan bir tarihtir kendisi.. sanatına söz yok.. ama çok aşk acısı çektiği kanaatindeyim.. Okadar yaşamışlığın yanında acılarıyla yalnız bir hayat bana acıma hissi veriyor.. onada popun kraliçesi diyolar.. hani tarih, padişah, kraliça aşk, acı falan diyince aklıma o geldi.. Ben çağırmadım inanın o geldi ben ne yapayim..

4 Yorumlar:

Blogger sersemtavuk dedi ki...

sevgili tipbir döktürmüş yine lakin aşk acısız olmaz, pınarla mayalanan peynire doyum olmaz!

kendi blogum için bir kaç yardım istesem, rica etsem?

4:37 ÖS

 
Blogger tipbir dedi ki...

tabiki.. nedir problem. varsa yapılcak birşey yardım ederiz.. ayrıca aşk acısız olmaz.. ben o zaman az aclılı alıyım.. ya ben acı sevmiyorum yaaa. yok mu bunun tatlısı:)

10:13 ÖS

 
Blogger sersemtavuk dedi ki...

hangi blogda gördüm bilmiyorum lakin kıskandığım kesin, counter istiyorum ben! kaç kişi girmiş kim çıkmış. bi siteye kaydoldum bişiler yaptım ama beceremedim. sersemim ben evet. şifreleri versem? siz halletseniz? bahtiyar olurum...

1:46 ÖS

 
Blogger tipbir dedi ki...

yok bu sersemlik alameti diil..:)) sen şifreleri mail at tipyediye.. o halleder.. bu konularda gurudur.. benimde gururumdur:)) zan şeediyorum bu kolay.. ben bu konularda onun kadar derin diilim.. muhtemelen kısa bir zaman sonra bahtiyer olacaksın.. hatta diyebilirimki üç vakte kadar sana bahtiyarllık gözüküyor:)

10:46 ÖS

 

Yorum Gönder

<< Ana Sayfa