Üç silahşörden hayata dair leziz, hafif gözlemeler.

Çarşamba, Temmuz 13, 2005

''Hayır'' lı Olsun


Tartışmanın kan basıncını arttırdığı ve insanı kızdırdığı için kalp krizi riskini arttırabileceğini söylüyor uzman amcalar.. Onlar söylüyorsa doğrudur..

Tartışmanın temelinde karşı taraftakini ikna etmekmi yatıyor yoksa onu milletin gözü önünde rezil etmeye çalışmak mı? Kardeşim güzelce anlaşmak varken ne bu tantana.. Bir kere ben görmedim ikna olmuş bir şekilde biten bir tartışma:) Çünkü yok birşey.. kabullenmek bir yenilgidir bizim milletin gözünde.. Onun için tartışmalarda amaç doğru olanı tespit etmek ve onu desteklemekten çıkmış doğru benim dilğimdire dönüşmüş..

Hal böyle iken telefunken.. Çok önemli konuları tartışmanın sakıncası dikkat çekiyor.. İşin aslında neyi niçin ve nasıl tartışmayı tutturamayan bir toplumuz.. Bende bazen bakıyorum ki saçama sapan bir konumda küçükte olsa tartışıyorum.. Bence şöyle olmalı. bir kere bu konuda benim dediğim doğru olmasa ne kaybederim.. Hayatımdan ne eksilir.. Bu noktada tartışmaya değer mi değmez mi tesbit edip ona göre konuşmalı..

Genelde tartışmaya karşı olduğumu söyleyebilirim.. Ama söylenecek her zaman iki çift lafım vardır.. Bundan fazlasınıda söylemem.. Peki ne faydası olabilir tartışmanın.. Evet temelde hoş birşey gözükmemesine rağmen faydalarının olduğuna inanıyorum.. Benim gözlemlediğim, mesela hazır cevap yönünü geliştiriyor, stres altında kendini kontrol etmeyi geliştiriyor, hızlı mantık kurmayı, max. odaklanmayı vb. çoğu özelliğin gelişmesinde rol oynuyor..

Şimdi herkes aman ne faydalı bir şeymiş demesin.. Çünkü bu özellikleri edinmek ve geliştirmek için sadece tartışmanız gerekmiyor.. başka şeylerlede bu özellikleri geliştirebilirsiniz.. Ama her mevzuyu karşıdkini ikna etmek olarak algılayan insanların ilişkileri insanı yoruyor, hatta usandırıyor ve bıkkıntımsı bir hiscik veriyor:)

Bu tarz arkadaşlar hakkında minik bir ip ucu vereyim.. ''Hayır'' diyerek cümleye başlarlar:) Çünkü onun için sizin söyliyeceğiniz yanlıştır.. En bait konuda bile olsa, bir örnek mi.. İşte buyurun;

-Abi müsaitmisin bişey soracaktım?
-HAYIR!! hımmm ne soracaktın (tabi merak etti dana yavrusu)
-Analizler hakkında..
-HAYIR.. öğleden sonra gel.

bir başka dialog;

-merhaba ben ismet
-Hayır! ben cafer
- (ismet şaşkın) ben yemekhaneyi soracaktım?
-Hayır! burdan gidilmiyor.

Görüyorsunuz dediğimde nasıl haklıyım.. Bunların hepsi böyle:)

2 Yorumlar:

Blogger tipyedi dedi ki...

Insanin her haltı en iyi ben bilirim. Zaten benden iyisi yok, ben haksız olamam şeklinde nöronları arasında bir arabirim oluşturmuş egosu var oldukça tartışma denen şeyin sonu gelmez.

Üstelik egonun dümeninde akıl öyle güzel cambazlıklara itiyor ki biz buna kısaca çamura yatma diyoruz.

Bu doğrultuda mantık sapmaları (logical fallacy) senin dediğin hayır diye başlayan cümlelerden öte bence kendini en iyi şekilde ad hominem ile gösteriyor.

A: Bence dalgalı kur rejimi çok faydalı
B: Ben senin bu tür ekonomi oyunlarından eşek yüküyle para kaldırdığını duydum. Dalgalı kur rejimi ekmeğine yağ sürecek değil mi?

A ne desin şimdi. Bnin argümanı doğru bile olsa alakasız. Aklınca izleyicileri manüple ediyor.

12:17 ÖS

 
Blogger tipbir dedi ki...

iyi bir tesbit.. ''bence'' cümleleride bu ikna olmazlar güruhunun bir belirtisi... ego tatmini temeldeki tek duygu..

10:38 ÖS

 

Yorum Gönder

<< Ana Sayfa