Üç silahşörden hayata dair leziz, hafif gözlemeler.

Pazartesi, Ağustos 08, 2005

Nasipse...


Dünyada herşeyin bir eşinin olduğunu söyler büyüklerimiz.. Öyle de olduğuna inanırız.. İnanmak isteyişimizmidir yoksa gerçekten bir her şeyin bir eşi olduğunun doğru olduğumudur bilemem..

Nedir peki eş? Uyumlu olan mı? Birbirini tamamlayan mı? Mesela ak karanın eşimidir.. gece ile gündüz bir çift midir sizce? Garip değil mi.. Peki gerçekten herşeyin bir eşimi var.. Eş diyince zıttımı geliyor akla.. Düşünün yalanın eşi dediğinizde akla ilk gelen doğrudur.. Güzel dediğinizde çirkin der insanlar.. Eş kavramından anlaşılan zıtlık olması nedendir.. Biri diğerini direkt çağrıştırdığı için mi onları bir eş olarak görürüz..

Bunların hepsinden öte insanların hayatlarının dönüm noktası olarak bilinen evlilik hadisesinde ruh eşimi arıyorum cümlesi nasıl anlaşılmalı peki.. Sizce evlenmeyi düşünen bir insan eş anlamında ne aradığını ne kadar biliyor sizce.. Bence çok net değil çoğu kişinin kafasındaki kriter.. O zaman böylesi kritik bir kararda ne anlamalıyız eş kelimesinden..

İlk olarak zıtların uyumundan bahsedelim.. Aslında zıtlığın bir karşıtlık anlamı içermesinden dolayı uyumlu olmasını beklemezken.. En bilinen örnek artının eksiyi çekmesini verirler.. Peki insanlarda bu anlamda aynı tepkiyi mi verir sizce.. Bir düşünelim zıt iki insanın evliliğini. Ne kadar mutlu olabilirler beraber.. Ne kadar çok şey paylaşabilirler.. Biri coşkulu ve yerinde duramazken diğeri alabildiğine sakin bir hayatın hayaliyle evlenmiş.. Kime yazık olur kim sineye çeker bilemem.. Ama bu açıdan bana çok fizible gelmiyor.. Bunun yanında akla hemen bir avantajı geliyor.. Birbirine zıt iki insan evlendiğinde bir birine çok fazla alternatifli bir yaşam sunabilirler.. Ve sevgilerinin büyüklüğü nisbetinde birbirilerini kırmadan çok renkli hayat yaşayabilirlerde..

İşin diğer tarafında ise eş kelimesinin anlamını tamamlayıcı olarak alalılm.. Bu pencereden evlilik olayı biraz daha mantıklı gözükebiliyor.. Yani biraz zıt gibi dursalarda özelliklerin çoğu bir diğerinin eksik yönünü kapatabiliyor.. Böylece bir çift olma özelliğinide yakalayabiliyorlar.. Peki varmıdır negatif yönü.. Olabilir böyle çiftler arasında bir senkronizasyon yakalanamayabilir.

Bir üçüncü alternatif ise siz ne iseniz aynısı olan bir başka biri.. Her yönüyle frekanslar tutuyor.. Ne kadar eğlenceli olabilir.. Eksik özelliklerle ilgili problemlerde tam bir handikap yaşanması içten değil.. ikiside dağınık bir çift.. Kim toplıyacak ortalığı..

Biliyorum insan eksenli böyle bir mesele için çok yüzeysel yazdım ama blogta daha yazarak sıkmak istemem. Herşeyden önce bilinmesi gereken evliliğin bir risk olduğu.. Ama aşık olduğunuz bir insanla paylaşmak duygusunun muhteşemliği olabilecek tüm olumsuzlukları göğüslemenize sebep oluyor.. Yani paylaşmanın güzelliği için bu risk alınır.. Ama eş kavramından ne anladığınız çok önemli. Belkide istediğiniz bulamayabilirsiniz veya yanılabilirsiniz.. Unutmayın herşeyin bir eşi olduğunu söyleyen büyüklerimiz bu eşi bulma konusunda da ''nasip'' olduğunu söylerler..

5 Yorumlar:

Blogger tipyedi dedi ki...

Çok su götürür bir konuda güzel bir yazı yazmışsın.

Bekara eş boşamak kolay derler. Bizim yapacağımız yorumlar yerine evlenmiş ayrılmış vs. evlilik tecrübesini geçirmiş insanları izlemekte fayda var.

Ne acı ki benim gördüklerim hep ciddi problemleri bünyesinde barındırıyor. Bir defa pek çoğundan kadın ve erkeğin birbirine eş olmadığı katlandıkları mesajını aldım.

Özellikle güzel olduğu için biriyle evlenen arkadaşlarımdan ise 6 ay sonra güzelliğin uçup gittiğini ve sadece karakterin göründüğünü duydum.

O halde eş aramada kriter karakter uyumu olmalı. Birde çok sevme hadisesi var. Bir arkadaştan babasının annesine sırılsıklam aşık olarak evlendiğini ve bu aşkı yıllardır sürdürdüğünü, hala annesine evin kraliçesi muamelesi yaptığını dinledim.

Aşk, evlilik için ciddi bir potansiyel aslında. Ama aşk ile gönül kaptırma arasında önemli farklar var.

Para için evlenenler ile ilgili ise kafese konmuş kuşlar benzetmesini okumuştum. Hayat boyu sırtlarında bir yük.

Yaş farkı da ciddi sorunlar doğurabiliyor. Bir defa aynı frekansta olmak denen şey aynı yaş grubunda olmakla da alakalı.

- Hayatım hadi dışarı çıkalım! (Kız 20lerinde)
- Off, çok geç oldu uyuyalım. (Adam 30larında)

TDK eş için "Birbirinin aynı olan veya birbirine çok benzeyen iki şeyden her biri, benzer"

demiş. Bence de evlilik yani eş seçiminde eşitlik esastır.

Yakın gelir seviyesi, yakın yaş, yakın sosyal statü, yakın karakterler empati yapabilmek için oldukça önemli.

Zıtlıklar çatışma doğurur çeşitlilik değil.

Evli bir arkadaşımın sözüyle son veriyorum. "Asla değiştiririm düşüncesiyle evlenmeyin, hayal kırıklığına uğrarsınız"

11:59 ÖÖ

 
Blogger tipyedi dedi ki...

Bu arada aklıma gelmişken, karakterlerin benzeyen kötü yanları da aslında uyum için önemli bir etken.

Geçen bir burnu büyük kompleksli çift gördüm birbirlerinin gazına gelip acayip mutlu oluyorlar. Halbuki ikiside fos hem karakter hem bilgelik seviyesi anlamında.

Ben iyi eş=benzerlik diyorum.

3:54 ÖS

 
Blogger tipyedi dedi ki...

Kimyasal uyumdan kastın ne? Aç biraz.

Birde çok tecrübeliymiş gibi kesin maddeler halinde yazmışsın. Bense evli arkadaşlarımın anlattıklarını yazdım bak;) Daha temkinli ol bence.

Dış görünüşü benimsemek cümlesinde aşksız çok yavan olur demişsin. Sence aşk dış görünüşü benimsemek midir? Yani seks=aşk senin gözünde?

Pufff!
Ferhat ile şirini yazan duymasın.

6:45 ÖS

 
Blogger tipbir dedi ki...

şimdi arkadaşlar bakıyorum yaralar kanıyor:))) şimdi ilk olarak tipdördün kimyasal uyumdan kastını şöyle açıklıyım.. biraz sanal olacak ama denicem.. ten uyumu denilen koku denilen kavramlar var.. ten uyumu çiftlerin birbirine ısınmasını daha rahat davranmasını kendilerini eşine bağlayabilmelerini belirleyen bir olay.. koku denilen bir olay varki bunuda ali saydam dan dinlemiştim.. her yerin kendin ait bir kokusu vardır der.. ve insanlar bu anlamda bir aitlik hisseder.. evimizin kendine has kokusu bilirsiniz alırız o kokuyu ve rahat ederiz o evde.. işte benzer bir olayda eşler arasında olmalıdır ve vardır.. hani derler ya ''bilmiyorum bu kızda beni çeken bişey var onu çok farklı görüyorum bana ait olduğunu hissediyorum v.b.'' işte bunları söyleten şeydir kimyasal uyum.. tipyedi senin için açıklayıcı olmuştur umarım..

bir yönüyle karakter uyumu kesinlikle katılıyorum.. bir çin ata sözü derki ''konuşmaktan keyif aldığınız biriyle evlenin''.. ee bir buçuk milyarlık ülke vardır bir bildikleri... istatiklerinde ve tecrübelerinde az yanılırlar bu nüfusla:))

12:37 ÖÖ

 
Blogger tipyedi dedi ki...

Evet sanıyorum kimyasal uyum böyle birşey. NTV'de aşk bilimi gibi bir adı olan belgesel vardı. BBC yapımı.

Orada her insanın farkedemediği ama yaydığı bir kokudan bahsediyordu. Burunda bunu algılamak üzere özel alıcılar varmış. Şayet genetik anlamda iyi bir uyum yakalayabileceğin birinin yanındaysan yayılan koku sayesinde o alıcılar beynine sinyaller gönderiyor. Bu uygundur diye. Çok ilginç gelmişti bana.

Kimyasal uyum bu olsa gerek.

11:00 ÖÖ

 

Yorum Gönder

<< Ana Sayfa